Merak Ettikleriniz Hakkında Bilgi Alabileceginiz Bir Blog Ve Artık Çok Daha Fazlası..


sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Ocak 2015 Çarşamba

Gardner'ın #Çoklu zekâ kuramı (zeka çeşitleri)

Bir öğrenme psikoloğu olan Howard Gardner zeka kavramına farklı bir boyut getirdi ve insanlardaki zekanın tek bir boyutta değil,çok farklı boyutlarda değerlendirilmesi gerçeğini ortaya attı.

Gardner zekayı,”bir kişinin bir veya birden fazla kültürde değer bulan bir ürün ortaya koyabilme,günlük yaşantısında karşılaştığı sorunları etkin ve verimli şekilde çözebilme yeteneği” olarak tanımlamaktadır(1995).

Prof. Gardner, yıllar boyu hakimiyetini sürdüren, insanların tek bir zekaya sahip oldukları IQ denilen zeka anlayışını kırdı. Ona göre insanların sahip oldukları çoklu zekaların her biri yaşamak, öğrenmek ve insan olmak için kullanılan etkili birer araçtır. Gardner, çoklu zeka kuramına ilişkin ve bilimsel kanıtları sunarken, büyük ölçüde beyin araştırmalarına ve nöro-psikolojiye dayanmıştır. Bundan dolayı kuram tartışmasız büyük bir kabul görmüştür.

ÇOKLU ZEKALAR 

Üzerinde görüş birliğine varılmış 8 çeşit zeka olmakla birlikte 9. zeka çeşidi olarak Gardner,Varoluşçu Zeka’nın da olası bir zeka tipi olduğunu vurgulamaktadır. Her normal insan bu 8 yada 9 çeşit zekayı belirli bir noktaya getirir.

Çoklu zeka kuramında 8 çeşit zeka belirlenmiştir. Bunlar:
  • 1.Sözel / Dilsel (verbal/linguistic) Zeka 
  • 2.Mantıksal / Matematiksel (logical/mathematical) Zeka 
  • 3.Görsel / Uzamsal (visual/spatial) Zeka 
  • 4.Bedensel / Kinestetik (bodily/kinesthetic) Zeka 
  • 5.Müziksel/ Ritmik (musical/rhytmic) Zeka 
  • 6.Kişiler arası / Sosyal (interpersonal) Zeka
  •  7.Kişisel / İçsel (özedönük/interpersonal) Zeka 
  • 8.Doğa Zekası 

SÖZEL/DİLSEL ZEKA : Sözel-dilsel zeka,dili etkili bir biçimde kullanma,kelimelerle ve seslerle düşünme, dildeki kompleks anamları kavrayabilme,insanları ikna edebilme,dildeki farklı yapıları fark edebilme,yeni yapılar oluşturabilme,farklı dilsel kalıplarla ilgilenme becerisidir. 

MANTIKSAL/MATEMATİKSEL ZEKA : Mantıksal-matematiksel zeka, sayılar ve ilişkilerle düşünmeyi içerir.Tahminde bulunma,eleştirel düşünmeme,zıtlıkları keşfetme, mantıksal gerekçeler üretme,sınıflama,sıralama, kategorize , mantıksal-matematiksel zekanın rutin işleri arasında yer alır.

GÖRSEL/UZAMSAL ZEKA : Görsel-Uzamsal zeka, resimlerle, şekillerle düşünebilme, görsel dünyayı algılayabilme,şekil, renk ve dokuları zihnin gözleriyle görebilme ve bunları sanatsal formlara dönüştürebilme yeteneğidir. 

BEDENSEL/KİNESTETİK ZEKA : Bedensel-kinestetik zeka, aklın ve vücudun mükemmel bir fiziksel performansla birleştirilerek belli bir amaca yönelik faaliyetlerin sergilenebilmesi yeteneğidir.

MÜZİKSEL/RİTMİK ZEKA : Müziksel-ritmikzeka,sesler,notalar,ritimlerle düşünme,farklı sesleri tanıma ve yeni sesler,ritimler üretme,ritmik ve tonal kavramları tanıma ve kullanma, çevreden gelen seslere ve müzik aletlerine karşı duyarlı olabilme becerisidir. 

KİŞİLERARASI / SOSYAL ZEKA : Kişilerarası-sosyal zeka, insanlarla birlikte çalışabilme, sözel ve bedensel zeka dilini etkili bir biçimde kullanarak çok farklı karakterlere sahip insanlarla kolaylıkla iletişim kurabilme,insanları yönetebilme onlarla uyumlu çalışabilme ve insanları ikna edebilme becerisidir.

DOĞA ZEKASI : Doğa zekası,doğadaki tüm canlıları tanıma,araştırma ve canlıların yaratılışları üzerinde düşünme becerisidir.


Kaynak
§
Ayrıca
                                                                          Wikipedia


12 Ocak 2015 Pazartesi

Dyslexia - Öğrenme Bozukluğu ve Görme

Dyslexia - Öğrenme Bozukluğu ve Görme
Dyslexia nedir? (Türkçe= Disleksi)

Dsylexia veya disleksi okuma ve yazma zorluğu çeken insanlar için kullanılan bir terimdir. Almanca'da Legasthenie veya LRS olarak tanımlanan bu okuma ve yazma güçlüğünün kişinin zekâsı ile hiçbir ilgisi yoktur. Disleksiler, konuşma dili ile yazı dili arasındaki ilişkiyi kurmakta güçlük çeker.

Disleksi ve görme arasındaki ilişki
Disleksi'nin sebepleri henüz kesin olarak belirlenmemiştir. Ancak uzmanların hem fikir oldukları nokta, göz ve kulaktan algılanan bilgilerin beyin tarafından kusursuz olarak idrak edilemediğidir.

Gözün görevi: Resmi algılamaktır.
Beyin algılanan resmi işler ve böylece gözleri koordine eder.
Legasthenie veya Disleksi'de en önemli konulardan biri ilk önce göz kusurunu tam olarak tespit etmektir. Bu muayeneyi mutlaka uzman göz doktoru veya yurt dışında ortoptist veya optometrist yapmalıdır.
Ünlü Disleksiler: Birçok başarılı ve ünlü disleksi kişiler vardır. Bu liste size disleksinin tamamıyla zekâdan bağımsız olduğunu gösterecektir.
Albert Einstein
Lenoardo Da Vinci
Bill Gates
Franklin D. Roosevelt
Ernest Hamingway
John Lennon
Agatha Christie
John F. Kennedy
Winston Churchill
Walt Disney

Zamanımızın en ünlü iş adamları disleksi oldukları gibi, aynı zamanda işveren konumunda da daha sık rastlanıyor ve okuma yazmayı bilenlerden iki misli başarılı oldukları görünmektedir.
Neden sorusu çok enteresan, cevabı da bir o kadar basit.
Disleksiler yüksek zekâlarına rağmen okulda başarısız olmaktadır. Bu başarısızlık hayatlarında başka hedeflere odaklanmaya ve hırs yapmalarına sebep olur, kendilerini ispatlamak isterler. Disleksiler her zaman başkalarına muhtaç oldukları için, sosyal yönleri çok güçlüdür.
Dislekside görme zorluğu iki gruba ayrılır:
1. Okurken yazarken çabuk yorulma
2. Subjektif (his edilen) görme rahatsızlığı.

Disleksiler özellikle okurken zorlanır.

Yorulma probleminin tipik belirtileri:
- Sık göz ovuşturması, kaş çatma veya gözleri kısma
- Baş ağrısı
- Yaşaran veya yanan gözler
- Okurken çok çabuk yorulma, okurken uyuma
- Makasla kesmeyi, yap- boz yapmayı, resim boyamayı sevmemek
- Işığa karşı hassasiyet: gölgede oynamayı tercih etmek
Görme rahatsızlığından kaynaklanan okuma problemi:
- Sıkça okunan satırı atlama
- Okurken sıra dışı baş duruşu, örneğin burunun deftere değecek mesafede
- Yazıyı algılayamamak, kısa süreli çift görme
- Uzun kelimeleri algılama problemi
- Yakından uzağa veya uzaktan yakına adaptasyon problemi
- Keskin Kontrast problemi (arkası beyaz)
- Okurken zorlanmak, çok yavaş, yüzeysel ve hatalı okumak

Yazarken farklı görme zorlukları yaşanabilir:
- Bir hizada yazmakta zorluk çekilir
- Kelimelerin arasında çok dengesiz aralıklar
- Yazıyı kopyalarken birçok hata

Diğer belirtiler
- Derinlik algılaması azalmış, topla oynarken tutamama ve atamama, tenis gibi sporlarda zorlanma
- İnce motorik beceriksizlik koordinasyon bozukluğu
- Sıkça bir yere çatma veya düşme

Kaynak:
http://www.cem-fa.com/cemfa/makalelerimiz/dyslexia.html
www.legasthenie-info.de
www.lerntherapie-online.de/BeruehmteLegastheniker.htm
www.dyslexia.com

ADDITIONAL NEEDS | TEACHING DYSLEXIC LEARNERS

Source : Here .


ADDITIONAL
 NEEDSTEACHING DYSLEXIC LEARNERS


This page is introduced and overseen by Dr Margaret Crombie, formerly Support for Learning Manager and Quality Improvement Officer for Highland Council, Scotland; now Educational Consultant specialising in Dyslexia, and Associate Lecturer for the Open University.



My research into foreign language learning in schools took place mainly in the early nineties when modern foreign language learning was becoming compulsory for all children in the first four years of secondary school. At that time I was teaching dyslexic children full time, and parents were frequently asking me if their children should not be taken out of language learning. Statements such as, “Well, if they can't learn to read and write in their own language, how will they ever cope with learning French, German or whatever?” I did not know the answer to this question and sought to find it. All searches in the UK were negative and it appeared that very few of the recommendations that were being made in Scotland had any research foundation.
Further investigation led me to two researchers in the United States - Le Ganschow and Richard Sparks, and Le was good enough to send me some details of the work which they had done on the other side of the Atlantic. This was a start, but as their research did not relate directly to school learning, I decided that this should be the topic for my Masters degree which I was about to embark upon. Findings were very revealing and contrary to advice which was being given that speaking and listening should pose no problems for dyslexic pupils, I found that those areas did pose considerable difficulties for most dyslexic youngsters. Further information on my research is published in Dyslexia Journal 1996.
However, this did not convince me that dyslexic pupils should not study another language. It did however make it all the more important that the right methods of teaching were in place, and since then I have spent considerable time and effort in identifying the approaches and strategies that are most likely to meet with success. I continue to maintain an interest in this area of learning.


DOWNLOADS
Dr Crombie's findings are summarised in this article
Download article

Some tips to help support dyslexic learners
Download tips

Dr Crombie's contribution to the EU report: SEN in Europe: The teaching and learning of languages: Insights and innovation
Download extract

Multisensory approaches to foreign language learning
A handout from the British Dyslexia Association's International Conference held in in March 2004.
Download handout

Gaelic phonics Download worksheets
FURTHER READING
Supporting students with dyslexia in secondary schoolsEvery class teacher's guide to removing barriers and raising attainment by Moira Thomson. Published by Routledge.
Moira Thomson, an experienced teacher and manager with considerable knowledge of dyslexia, has taken a vast amount of current thinking and up-to-date research and put together this easy-to-follow guide. Whatever their current or previous level of knowledge, all will be able to find something that will enable them to help pupils cope with the various subjects in the best ways possible. Provides practical advice on classroom management generally, with specific guidance for different subjects, including modern languages.
Multilingualism, Literacy and DyslexiaEd. Peer and Reid. Several chapters on MFL, including Chapter 24:'Teaching Modern Foreign Languages to Dyslexic Learners: A Scottish Perspective'. by Margaret Crombie and Hilary McColl. Published in association with the British Dyslexia Association by David Fulton Publishers 2000.
Dyslexia - Successful Inclusion in the Secondary SchoolEd. Peer and Reid. Chapter 7: 'Dyslexia and the teaching of modern foreign languages', by Margaret Crombie and Hilary McColl. Published with BDA by David Fulton Publishers 2001.
Dyslexia and Foreign Language LearningBy Elke Schneider and Margaret Crombie. Published with BDA by David Fulton Publishers 2003.
The Routledge Companion to DyslexiaEd. Gavin Reid. See Chapter 23 by Schneider - 'Dyslexia and foreign language learning', Chapter 24 by Mahfoudhi, Elberheri & Everatt - 'Reading and dyslexia in Arabic', and Chapter 25 by Haynes, Ayre, Haynes & Mahfoudhi - 'Reading and reading disabilities in Spanish and Spanish-English contexts. Published by Routledge, 2009
Dyslexia in Different Languages Ed. Nata Goulandris, published by Whurr 2003. The languages researched are German, Dutch, Greek, Polish, Russian, Swedish, French, Norwegian, Hebrew, Indian languages, Japanese languages and Chinese, as well as difficulties faced by bilingual children. (Source: Dyslexia On-line Journal)

Dyslexia in the foreign language classroomJoanna Nijakowska, published by Multilingual Matters, Bristol (2010)
Inclusive Language Education and Digital Technology
Eds. Vilar Beltrán, E., Abbott, C. and Jones, J., published by Multilingual Matters, Bristol (2013)


All the books listed above can be obtained from Amazon and most good bookshops.
See also:
Dyslexia and foreign language learning: What's the problem? Margaret Crombie (2010)
This item appears in Language Learning and Dyslexia: Symposium proceedings 15th February 2008 (pp 108-118), published by the University of London School of Oriental and African Studies (see General Links, below)
YOUTUBE: Dyslexic learners in the EFL Classroom
[6.10.14] Margaret has recently been involved in making a video on the use of technology for learners with dyslexia in the English as a foreign language classroom. The videos were made originally for use in the Polish EFL context, but much of the information can be applied to learning any language.
Margaret's video is Part 3 of a suite of 4 videos:
Part 3: The Role of Information Technology
In this talk Dr Margaret Crombie, an independent education consultant in Scotland, shows how the role of Information Rechmology (IT) supports students with dyslexia learning English as a foreign language. What does this involve? Not only does it cover the basics, such as computers, the Internet, various devices like Interactive whiteboards, tablets, phones and software, but, more importantly, how it all relates to communication – because that is what we learn another language for.
http://www.youtube.com/watch?v=8QamfQl9B_U
The other three Parts are:

Part 1: Effect of Dyslexia on Foreign Language Learning
https://www.youtube.com/watch?v=A-nrMvocyk8
Part 2:Accomodating Dyslexic Learners
https://www.youtube.com/watch?v=icZlWT3bwgo
Part 4: Developing Phonological and Orthographic Awareness
https://www.youtube.com/watch?v=ofDMOmuG4GQ
PHONIC AWARENESS
The French website Phonétique provides lots of practice in linking sounds and spelling. It may be of interest to dyslexic students of French and their teachers: http://phonetique.free.fr
Patterns and Procedures: focus on phonics and grammar by Heather Rendall. Heather maintains that current practice often leaves learners with no option but to stuggle with the foreign language in ways similar to the difficulties that dyslexic students experience in learning and using English. She offers practical advice on how to present and practise new vocabulary and grammar in the early stages so that that learners become competent and self-sufficient and above all literate in their new language. May stil be available from Amazon.
See Lynn Erler's article on Near-beginner learners of French are reading at a disability level in the ALL Journal 'Francophonie' (No. 30, Autumn 2004, pp9-15). Reproduced here with permission.
Download article
Here is another extract from 'Francophonie', this time from Llewelin Siddon's article Practical reflections on the sound/spelling link. The complete article was published in 'Francophonie', Spring 2001, No 23, pages 10-14. Extracts reproduced here with permission.
Download article
SOME SOFTWARE THAT MAY BE USEFUL FOR DYSLEXIC LEARNERS

Acapela Group
Speech help with language learning
http://www.acapela-group.com/language-learning-38-voice-solutions.html

Inspiration
A visual approach to learning and memorisation
http://www.inspiration.com

ClickerReading and writing tool, including products to help with French, Spanish, Welsh as well as English for users of other languages
http://www.cricksoft.com/uk/products/clicker/index.htm

MiscositasResources for teaching and learning Spanish
http://www.miscositas.com/spanish.html

Penfriend
Word prediction in many languages
http://www.penfriend.ltd.uk

Linkword Languages
Suggests strategies for remembering. Recommended by some Dyslexia associations
http://linkwordlanguages.com

Byki
Overlearning and other strategies:
http://www.byki.com

Inclusive technology
http://inclusive.co.uk/catalogue/acatalog/dyslexia.html
Google Translate
Excellent means of translating words and phrases as it will give you the correct pronunciation as well as spelling - for many languages
GENERAL WEBLINKS
[Links last checked 7.10.13, unless otherwise indicated.]
Davis Dyslexia Association International
Advice on hardware and software for dyslexia
http://www.dyslexia.com
International Dyslexia Association
Lots of useful information
http://www.interdys.org
Dyslexia Scotland...and links to local branches
http://www.dyslexiascotland.org.uk
British Dyslexia Associationhttp://www.bdadyslexia.org.uk
Dyslexia Action
A national charity that takes action to change the lives of people with dyslexia and literacy difficulties
http://dyslexiaaction.org.uk
Modern Foreign Languages and Dyslexia: A survivors' guide to Languages and the National Curriculum
This information sheet is designed to help dyslexic students get the most out of learning a foreign language. It is aimed at parents and students but it also aims to help teachers understand the needs of their students.
http://www.bdadyslexia.org.uk/about-dyslexia/schools-colleges-and-universities/modern-foreign-languages-and-dyslexia.html
Link to Hull University's website where potential students with dyslexia can find advice on studying Modern Languages:
http://www2.hull.ac.uk/fass/modern-languages/facilities/support/dyslexia-and-modern-foreign.aspx
Dyslexia and language learning 
Notes from a training day run by John Bald. Includes strategies, and a PowerPoint presentation to download.
http://johnbald.typepad.com/language/2008/11/dyslexia-and-language-learning---notes-from-a-training-day.html
Technology and Dyslexia by Ian Smythe
Many of the entries are useful for multilingual dyslexics, those dyslexics outside the UK as well as those learning an additional language.
http://technodys.blogspot.com
SOAS Symposium on Language Learning and DyslexiaIn February 2008 the London University School of Oriental and African Studies hosted a Symposium on Language Learning and Dyslexia with talks by acknowledged experts in the field. All the talks are now available to view online - the next best thing to attending the symposium yourself!
http://www.lww-cetl.ac.uk/dyslexia_symposium/
Dyslexia and foreign language learningThis case study concerns an adult learner. a native speaker of Spanish, living and working in France and enrolled on an English course.
http://www.thefreelibrary.com/Dyslexia+and+foreign+language+learning-a0146219121
Dyslexia ToolkitA resource to help teachers in Scotland to respond appropriately to the needs of children with dyslexia. It takes account of the Curriculum for Excellence levels and stages of learning. The Toolkit was launched by Education Secretary, Michael Russell, on 1st June 2010 and has since been completely updated.
http://www.addressingdyslexia.org
Open University
The Open University's publication for dyslexic students and their tutors includes useful appendices on learning styles and strategies.
http://www3.open.ac.uk/near-you/yorkshire/objects/d2837.pdf
[22.2.14] Dyslexia and Additional Academic Language Learning [Dyslang]
The Dyslang project, an EU project that produced material for those supporting multilingual pupils learning an additional language, is now finished. All modules are available at on the website. To ensure you have the version that is suited to those in the UK, please click on the UK flag. Some content under the generic flag is inappropriate in some contexts.http://www.dyslang.eu
[9.6.14] DysTEFL
A 10- Unit course funded with support from the European Commission. The award-winning DysTEFL materials comprise a whole course suitable not only for teachers of English as a foreign language, but also for anyone involved in language teaching. The materials can be used for self-study or to raise awareness of the learning needs of those with dyslexia when learning language. The materials are suitable for pre- and in-service teachers as well as training institutions. There is a wide repertoire of useful teaching methods, techniques and tools in this package.
http://course.dystefl.eu/index.php?id=55

How To Teach English To Dyslexics

Teaching English to Dyslexics
Gyorgyi Gabor

If a child is dyslexic it does not mean he has to give up on learning English. There are many ways how teachers can help. And remember, what is good for the dyslexic is good for all. Below are a series of practical teaching tips focusing on the four language skill areas of listening, speaking, reading and writing.

1. Listening
A dyslexic child may struggle to process incoming auditory information efficiently in his/her first language.
·        If possible, explain important things in the child’s first language.
·        Try to use a small tape recorder to record new vocabulary, stories, homework instruction so the child can listen to it as many times as necessary.
·        Using visuals and pictures along with the listening task will aid the child’s understanding.
·        The following exercises might be useful if they have difficulties differentiating between certain sounds, for example e-i, a-e…etc.
Sorting
You will need a range of cards showing pictures of objects with the problem sounds, and two boxes. First, the teacher names the object, the student picks the correct card. Second, the student repeats the word, and places in the right box that is labeled for the sound.
Odd one out
This can be played with the same cards. First, the teacher shows four pictures. For example, hat, pen, cat, map. Next, the pictures are named and the student has to point out the odd one out.

2. Speaking
In foreign/second language acquisition understanding, reading and writing usually precedes speaking, therefore we have to be very patient with our students.
·        Never force a dyslexic child to speak, always wait until they volunteer.
·        If necessary, ask them to speak when the question is easy and you are sure they know the answer.
·        Encourage them with lots of positive feedback.

3. Reading
Reading in English must be a pleasant experience regardless of the age and ability of the child.
·        Always have the child read with a purpose.
·        Discuss vocabulary before reading, as this will aid prediction and understanding.
·        Dyslexic children benefit from cloze exercises as they are useful to develop predictive skills.
·        Have the child dictate his own stories to you. It will provide the student with relevant and motivating reading material that can be further exploited.

4. Writing
Dyslexic children may have the most difficulties with learning to spell English words.
·        Pointing out the difference between the letter-sound correspondence of their first language, and English can often be a very helpful start. For example, in Hungarian each letter has its corresponding sound, whereas in English there are 26 letters referring to 44 sounds.
·        Build a structured, systematic, spelling program focusing on one rule at a time.
·        Repeat and reinforce stimulating the use of all the pathways (eyes, ears, hands, and lips) to the brain simultaneously. For example, have them vocalize the words as they write them. Younger children enjoy building words using plastic, wooden, or rubber letters.
·        Don’t forget to teach the irregular words on a whole word basis. These words are frequently used and the dyslexic child needs a great deal of exposure to them.
·        Teach the words in context as well.
·        When writing to communicate, teach them different planning techniques, such as mind mapping, and break up the process into small, manageable steps.

Always set a realistic goal to the dyslexic and commend their effort and improvement no matter how small.










Araştırma yolu
Kaynak 

11 Ocak 2015 Pazar

Disleksi Hakkında Kitap Dyslexia P.I. , Yazar : Richard D. McDonald

Dyslexia P.I.
Yazar : Richard D. McDonald

Kitaba Gitmek için Tıklayınız

Beyinsel Farklılık için Teşhis mümkünmüdür

Bloğumda yazdığım bir makale.Birazda Beyin Fırtınası Yapmak Lazım
http://aykanakduman.blogspot.com.tr - Konuya gitmek için tıklayınız.

#

ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ ( DİSLEKSİ ) İLE BİRLİKTE GÖRÜLEN VE KARIŞTIRILAN TANILAR, TANILAMA SÜRECİNİN ÖNEMİ

Kaynak : Anıl Tüzün Tarafından  Tavsiyeediyorum.com ' da yazılmıştır.
ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ ( DİSLEKSİ ) İLE BİRLİKTE GÖRÜLEN VE KARIŞTIRILAN TANILAR, TANILAMA SÜRECİNİN ÖNEMİ



Özel Öğrenme Güçlüğü, bir çocuğun zekası normal ya da normalin üstünde olmasına rağmen, dinleme, düşünme, anlama, kendini ifade etme, okuma- yazma veya matematik becerilerinde yaşıtlarına ve zekasına oranla düşük başarı göstermesidir. Okuma Bozukluğu, Yazılı Anlatım Bozukluğu, Matematik Bozukluğu ve Başka Türlü Adlandırılamayan Öğrenme Bozukluğu alt gruplarını içerir.



Disleksi tanılama süreci içerisinde tanının konabilmesi için ayrıntılı değerlendirmeler yapılmalı, bu değerlendirmelerin de uzman kişilerin işbirliği ile yapılması sağlanmalıdır. varolan yanlış bilgiler eğitim sürecini olumsuz etkileyebilmektedir 





Disleksiyle ilgili bazı yanlış kanılar bulunmaktadır. Ayna yazısı adı verilen yazıyı tersten yazma, harf ya da kelimelerin yerini değiştirme durumunun sadece disleksilerde görüldüğü görüşü bunlardan biridir. Oysa ayna yazısı, yazmayla ilgili acemilik döneminin olağan görüntülerindendir. Ancak, acemilikten sonra da sürerse disleksiden şüphelenilmesi gerekmektedir. Disleksinin yaş ilerledikçe geçtiği düşüncesi de bugün artık kabul görmemektedir. Çünkü bozukluğun yetişkinlikte de devam ettiği gözlenmiştir. Disleksiyle ilgili yanlış kanıların en önemlilerinden biri de bu bozukluğun zekâ düzeyi yüksek olanlarda görülemeyeceğidir. Oysa az önce de belirttiğimiz gibi zekâ düzeyleri düşük olmadığı gibi dislektikler, özel yetenekli de olabilmektedirler

Ayrıca, yabancı dil öğretiminde veya bir alfabe öğretiminde bazı farklılıklarla karşılaşılması söz konusu olabilmektedir. Meselâ, soldan sağa yazmayı öğrenmiş birisi, sağdan sola yazmayı ters algılayabilmektedirler. Bu, dislektik bir durum değildir. Japon ve Çin alfabesine alışmış birinin Latin alfabesine geçişinde de benzer hatalar olabilmektedir.





DİSLEKSİ tanılama sürecinde doğru tanılama ve tanılama süreci sonrasında doğru eğitim ortamlarının yaratılması oldukça önem taşımaktadır. Tanılama sırasında farklı uzmanların işbirliği, gözlem ve değerlendirmeleri birlikte incelenmeli ve sonuç çıkarılmalıdır.



- Aileden alınan gözlemler

- Öğretmenden alınan bilgiler

- Psikolojik testler ( IQ testleri )

- Eğitsel derğerlendirme

- Göz doktoru ve kulak burun boğaz uzmanı muayenesi



Bu yapılan değerlendirmelerden sonra alınan veriler birleştirilerek, çocuk psikitristleri tarafından tanı konur. "özel öğrenme güçlüğü", "disleksi" , " özgül öğrenme bozukluğu" ismini alır. Bu alınıan tanı ile Rehberlik araştırma merkezlerinden eğitsel rapor alınmasıtla değerlendirme süreci tamamlanır. Özel eğrenme güçlüğü olan çocuklar okulda kaynaştırma eğitiminden yararlanırlar, Destek eğitim alarak özel eğitim hizmetlerinden faydalanırlar.



ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ ) İLE KARIŞTIRILAN VE / VE YA BİRLİKTE GÖRÜLEBİLEN TANILAR



ASPERGER SENDROMU ( BİRLİKTE GÖRÜLEN VE YA KARIŞTIRILAN )



DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU ( BİRLİKTE GÖRÜLEN VE YA KARIŞTIRILAN )



SINIR ZAKA / ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ ( KARIŞTIRILAN )



ASPERGER SENDROMU



Bu tanıyı alan çocuklar hem devlet tarafından eğitim masrafları karşılanan özel eğitm hizmetlerinden yararlanırlar, hem de okul ortamında kaynaştırma eğitimi alma hakları vardır.



Asperger sendromu: Bilişsel gelişimde normal yaşıtlarından belirgin bir geriliğin olmaması ve yapılan testler sonrasıda normal ve / ve ya normal üstü zekaya sahip puanlar almasına rağmen akademik becerilerde başarısız oabilme durumu, öğrenme bozukluğu belirtileri ile benzerlik gösterebilmektedir. ÖÖG de olduğu gibi AS da da zeka testleri sonucunda sözel ZB ve performans ZB arasında anlamlı farklar olabilmektedir. Yüksek iq ya sahip olmasına karşın performansı yeterli değildir. Belirli alanlarda ( güneş sistemi, başkentler, yanardağlar...) çok üstün bilgi birikimi olsa da yaşına uygun bir metni okuyup, ana fikrini çıkarmada zorlanabilir. AS olan bireylerde özel öğrenme güçlüğü belirtileri görülebilir. Ancak önemli olan eğitsel süreci düzenlerken çalışma alanlarının öncelik sırasını belirlemek çok önemlidir.



DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU



DEHB tansı alan çocuklar sadece okulda kaynaştırma ğitiminden yararlanırlar, devletin özel eğitim hizmetlerinden faydalanamazlar.



Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu: Zihinsel bir gerilik olmaksızın, DEHB tanısı almış bireylerde sürekli dağılan dikkat nedeniyle odaklanamama ve bu nedenlede akademik becerilerde başarısızlık görülmektedir. Özel öğrenme güçlüğünde okuma ve matematiksel işlemlerde belirgin ve tutarlı hatalar hatalar görüşürken, DEHB tanısı alan bireylerde rasgele ve tutarsız hatalar görülmektedir. Özel öğrenme güçlüğünde dikkat dağınıklığı belli alanlarda görülürken, DEHB olan bireylerde hayatın tamamına yayılan bir dağınıklık gözlenmektedir. Ancak ÖÖG olan bireylerin % 48 inde DEHB olduğu saptanmıştır. 





DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU İLE ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ AYIRTEDİCİ ÖZELLİKLERİ




DEHB’nda özel öğrenme güçlüğü görülebilir. Ama ikisi iki ayrı alandaki güçlükleri tarif eden bozukluklardır ve ayırtedici özellikleri vardır. Bunlar:



DEHB gösteren çocukta her alandaki işler, bu bozukluğun yarattığı engellemeler nedeniyle etkilenir. Ama özel öğrenme güçlüğünde 1 ya da 2 alanda sorun varken diğer alanlar bundan etkilenmemiş olabilir.




Özel öğrenme güçlüğü olan çocuklar sadece okumada ya da yazmada zorlanırken DEHB olan çocuklar özellikle de hiperaktivite varsa hem okuma hem yazmada sorun yaşayabilir. Hem de sürekli zorlanıp kısıtlanmak durumunda kalabilir.




DEHB’nda sıklıkla dil sorunu görülmez. Özel öğrenme güçlüğünde dil sorunu daha sık görülür.




DEHB olan çocuklar daha çok ince motor becerilerde zorlanırlar. Kaba motor becerileri iyi olabilir. Özel öğrenme güçlüğünde, her ikiside sorun olarak ortaya çıkabilir.




Hem DEHB’nda hem özel öğrenme güçlüğünde dikkat sorunu gözlenir. Ancak özel öğrenme güçlüğü olan çocuklar seçici dikkat sorunu yaşar. Örneğin: ders çalışırken yoğunlaşmaları gereken noktaya dikkatlerini yoğunlaştıramaz, dağınık bir çekmeceden istediğini bulamaz ama buna rağmen dikkatini belli bir konuda yoğunlaştırmada sorun yaşamaz.



DEHB olan çocuklar bir materyalle uzun süre uğraşmakta zorlanır.
Özel öğrenme güçlüğünde okul başarısızlığı; görsel, işitsel, dokunsal algı, ayrımlaştırma ve bellek alanlarında ortaya çıkarken, DEHB’ da daha çok dikkatini bir konuya yoğunlaştıramamak nedeniyle başarısızlık yaşanır.



Dikkat eksikliği olan çocuk okuma yazma hatası yaptığında uyarıldığında hatasını düzeltir. Ama özel öğrenme güçlüğü olan çocuk hatasını o anda düzeltse bile bu hatayı çok sık yapar / tekrarlar.



DEHB olan çocuklar okul öncesinde aşırı hareketlilikleriyle çabuk tanınır, özel öğrenme güçlüğü olan çocuklar okul dönemine kadar zor tanımlanır.

Özel öğrenme güçlüğü yaşam boyu sürer, DEHB yaşla değişerek ve azalarak devam eder.





ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ İLE KARIŞTIRILAN TANILAR



SINID ZEKA / ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ / AĞIR ÖĞRENEN / DONUK ZEKA

Bu tanıya sahip çocuklar "zihinsel engel" tanımının altına girmezler. Bu nedenle de devlet tarafından karşılanan özel eğitim hizmetlerinden yararlanamazlar. Ailelerin ve öğretmenlerin daha fazla çaba göstermesine ihtiyaç duyarlar.



Bu özellileri gösteren çocuklarda akademik başarısızlık zihinsel işlevlerin normal altında olmasıdır. Özel öğrenme güçlüğünde olduğu gibi okuma, yazma, matematik alanında yaşıtlarından geri olması, çocuğun geç ve güç öğreniyor olmasıdır. Özel öğrenme güçlüğü tanısındaki "özel" terimi zeka düzeyine bağlı olmaksızın yaşıtlarından geri olması durumuu getirir.



Çok geç ve güç öğrenirler, genelleme yapamazlar, dikkati dağınık ve dikkat süresi kısadır. soyut şeyleri çok zorlukla öğrenirler, öğrendiklerini çok çabuk unuturlar, kolayca yorulur ve sebatsızdırlar, kendilerine olan güvenleri azdır, oyun ve toplum kurallarına uymakta zorluk çekerler, bazen hiç uymazlar.



Öğrenmenin gerçekleşmesinde geçirilen basamaklara bakıldığında, bu çocuklar ile yaşıtları olan diğer çocukların farklı basamaklardan geçmediği görülmektedir.

Ancak sınır ve donuk zeka düzeyindeki çocukların bu basamaklardan geçmeleri daha yavaş olabilmektedir. Bu düzeydeki çocuklar için özel eğitim uygulanmamakta, öğrenimlerini 1 – 2 yıl geriden izlemektedirler.



Sonuç olarak tanılama sürecinde atlanan bazı durumlar ve eksik gözlemler benzer tanılarla karışmasına ve özel eğitim sürecinin farklılaşmasına sebp olabilmektedir.

ÜSTÜN ZEKAYA EŞLİK EDEBİLEN TANILAR: ( Asperger Sendromu, DEHB, Disleksi)

Kaynak : Anıl Tüzün Tarafından  Tavsiyeediyorum.com ' da yazılmıştır.

ÜSTÜN ZEKAYA EŞLİK EDEBİLEN TANILAR: ( Asperger Sendromu, DEHB, Disleksi)


Zeka insan beyninin karmaşık bir yeteneğidir. Daha açıkça söylemek gerekirse ; zihnin birçok yeteneğinin uyumlu çalışması sonucunda ortaya çıkan bir yetenekler bileşimidir. Zihin algılama ,bellek ,düşünme ,akıl yürütme ,öğrenme gibi birçok işlevi içerir. Buradan hareketle şöyle bir tanım yapılabilir: zeka ,zihnin öğrenme , öğrenilenden yararlanabilme ,yeni durumlara uyabilme ve yeni çözüm yolları bulabilme yeteneğidir. Dolayısıyla öğrendiğini değerlendiren ,yeni durumlara yeni çözümler getirebilen kişilere de zeki kişiler diyoruz. Zekanın kapsamında birçok yetenek olduğuna göre, aynı zeka düzeyindeki kişilerin yeteneklerinin farklı alanlarda olması doğaldır.



ZEKA NASIL ÖLÇÜLÜR ?



Zekâ bölümü bir çocuğun başarı düzeyini değil, varabileceği olası en üst sınırı

belirtirken neleri başardığı değil, neleri başarabileceğini ifade eder. Araştırmalara göre bireyin zekâ bölümü ile daha sonraki başarısı arasında ilişki bulunmuştur. Ancak başarıyı etkileyen pek çok faktörün olduğu da bilinmektedir.



Zekâ standardize edilmiş testlerle ölçülür. Zekâ testleri çocukların cevaplayabileceği nitelikteki soruları ve yapabilecekleri becerileri içerir.



6 yaşından küçük çocuklar için uygulanan değerlendirme aracı genellikle Ankara Gelişim Tarama Envanteridir. Bu tarama listeleri ile çocuğun bulunduğu yaş becerileiri ile ilgili gelişimsel değerlendirme yapılır. 6-16 yaş grubu çocuklar ve ergenler için ülkemizde kullanılan Weschler Çocuklar İçin Zeka Testi uygulanarak, zeka bölümü tespit edilir.



Zeka testleri çocuğun olası akademik başarısı hakkında fikir vermekte ama yaratıcılık, motivasyon, duygusal durum uyum becerileri, motor yetenek hakkında bilgi vermemektedir. Bu nedenle uygulanan zeka testi sonuçları yol gösterici olarak düşünülmelidir. Eğitsel önlem alınması gereken çocuk ve gençlerde, uygulanan zeka testlerinin yanında eğitsel, tıbbi değerlendirmeler yapılmasıda gerekebilmektedir.



Uygulanan testler sonucunda elde edilen IQ puanı aşağıdaki şekilde sınıflandırılmaktadır.



IQ 0- 25 arası “ağır gerilik”

IQ 26-50 arası “orta gerilik”

IQ 51-75 arası “hafif gerilik”

IQ 76-90 arası “sınır zeka”

IQ 91-110 arası “normal zeka”

IQ 111-125 arası “ileri zeka”

IQ 126-140 arası “üstün zeka”

IQ 140-155 arası “çok üstün zeka”

IQ 156-ve üzeri “deha”



Verilen bu oranların nüfusa dağılımına bakıldığında; % 50 lik grubun normal zeka bölümüne sahip olduğu görülmektedir. Üstün zekalı olan bireyler ise % 3'lük bir orana sahiptir.



ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ NELERDİR?



• Zihinsel ve fiziksel olarak yüksek enerji düzeyine sahiptirler.

• Hızlı öğrenirler, üstün kavrama, akılda tutma özellikleri vardır.

• Geniş hayal ve imgeleme güçleri vardır.

• Gözlem güçleri kuvvetlidir.

• Yaratıcıdırlar, keşfetmek, bulmak isterler.

• Sürekli gelişme isteği içindedirler ve sürekli sorgularlar.

• Bellekleri güçlüdür.

• Analiz, sentez yetileri gelişmiştir.

• Entelektüel meraka sahiptirler.

• Lider özellikleri sergilerler.

• Çevreleriyle iyi ilişkiler kurarlar.

• Sorun çözmekten, güçlüklerin üstesinden gelmekten hoşlanırlar.

• Mizah duyguları güçlüdür.

• Ayrıntılara dikkat ederler.

• Sözcük hazineleri zengindir, doğru, hızlı ve akıcı konuşurlar.

• Uzun süre bir konu üstüne odaklanabilirlerse de tekdüzelikten hoşlanmazlar. Bu özellikler tüm çocuklarda belli bir oranda gözlenebilir. Fakat üstün zekâlı bir öğrencide yukarıda sayılan özelliklerin büyük çoğunluğu gözlemlenmektedir.



ÜSTÜN ZEKAYA SAHİP ÇOCUK VE GENÇLERDE FARKLI TANISAL ÖZELLİKLER GÖRÜLEBİLİR Mİ ?



Bazı çocuk ve gençlerin yaşıtlarından farklı ve daha geri düzeyde özellikleri olmaktadır:



- Yaşıtlarına göre akademik başarıda düşüklük.



- Yaşıtlarından beklenen sosyal becerilerde sınırlılık.



- Dil ve iletişim alanlarında yaşıtlarından farklılık, gerilik.



- Yaş özelliklerine uygun olmayan hareket ve davranış biçimleri.



- Anlamıyormuş gibi davranma ve başarısızlık açığının giderek açılması.





Aileler çocukları ile ilgili bu ve benzer durumdaki gözlemleri oluşunca bir uzmana baş vururlar. Uzmanlar tarafından yapılan gelişimsel tarama ve zeka testleri sonucunda, çocuğun aslında normalin üstünde bir performansa sahip olduğunu gösterebilmektedir. Sonucunda aile çocuğunun yaşıtlarından daha geri olduğunu düşünürken, farkında olmadan sınırlılık yaşadığı için asıl performansını gösteremediği ile yüzleşir. Bu durumun tam tersini de düşünebiliriz. aileler çocuklarına zeka testi yaptırıp üstün zekaya sahip bir çocukları olduğunu öğrenebilirler. Sonrasında yaşıtlarından beklenmedik davranışlarla karşılaşabilirler. Bu durumun sebebi genellikle yanlış bir ifade kullanarak açıklanır: "çok zeki o nedenle böyle davranıyor"



Aslında durum bu kadar kolay açıklanamayabilir.



Tanı kriterleri düşünüldüğünde, ayırıcı tanı olarak" normal ve norma lüstü zekada görülmektedir" açıklaması ile birlikte yer alan üç tanıyı daha yakından açıklayalım.



1. Asperger Sendromu

2. Özel Öğrenme Güçlüğü

3. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu



Açıklayacağımız bu tanı grubunda yer alan çocuklar genellikle okul dönemine kadar daha hafif belirtilerle kendini gösterirken, okul dönemine gelindiğinde sorunlar su yüzüne çıkmakta ve yaşıtlardan farklılaşma belirginleşmektedir. Yapılan değerlendirme ve testlerde, deha seviyesinde IQ puanı çıkmasına karşın, ciddi anlamda desteğe ihtiyaç duyan vakalar görülmektedir. Bu nedenle kriter zeka seviyesi değil, var olan performans ve davranış özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır.



ASPERGER SENDROMU



Asperger Sendromu’nda Tanı Kriterleri nelerdir?

Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından oluşturulmuş DSM-IV Tanı Ölçütleri El Kitabı’na göre Asperger Sendromu tanısını koyabilmek için aşağıdaki özelliklerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir (2).

A. Aşağıdakilerden en az ikisinin varlığı ile kendini gösteren toplumsal etkileşimde nitel bozulma:

1.Toplumsal etkileşim sağlamak için yapılan el-kol hareketleri, alınan vücut konumu, takınılan yüz ifadesi, göz göze gelme gibi birçok sözel olmayan davranışta belirgin bir bozulmanın olması

2. Yaşıtlarıyla gelişimsel düzeyine uygun ilişkiler geliştirememe

3. Diğer insanlarla eğlenme, ilgilerini ya da başarılarını kendiliğinden paylaşma arayışı içinde olmama (örn. İlgilendiği nesneleri göstermeme, getirmeme ya da belirtmeme)

4. Toplumsal ya da duygusal karşılıklar vermeme

B. Aşağıdakilerden en az birinin varlığı ile kendini gösteren davranış, ilgi ve etkinliklerde sınırlı, basmakalıp ve yineleyici davranış örüntülerin olması:

1.İlgilenme düzeyi ya da üzerinde odaklanma açısından olağandışı, bir ya da birden fazla basmakalıp ve sınırlı ilgi örüntüsü çerçevesinde kapanıp kalma

2.Özgül, işlevsel olmayan, alışageldiği üzere yapılan gündelik işlere ya da törensel davranış biçimlerine hiç esneklik göstermeksizin sıkı sıkıya uyma

3.Basmakalıp ve yineleyici motor mannerizmler (örn. parmak şıklatma, el çırpma ya da burma ya da karmaşık tüm vücut hareketleri)

4.Eşyaların parçalarıyla sürekli uğraşıp durma

C. Bu bozukluk, toplumsal, mesleki alanlarda ya da önemli diğer işlevsellik alanlarında klinik olarak belirgin bir sıkıntıya neden olur.

D. Dil gelişiminde klinik açıdan önemli genel bir gecikme yoktur (örn. 2 yaşına gelindiğinde tek tek sözcükler, 3 yaşına gelindiğinde iletişim kurmaya yönelik cümleler kullanılmaktadır).

E. Bilişsel gelişmede ya da yaşına uygun kendi kendine yetme becerilerinin gelişiminde, uyumsal davranışta (toplumsal etkileşim dışında) ve çocuklukta çevreyle ilgilenme konusunda klinik açıdan belirgin bir gecikme yoktur.



DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU



Dikkat eksikliği belirtileri



- Yönergeleri bayşından sonuna kadar takip edemezler,

- Dikkatlerini yaptığı işe ya da oyununa vermekte zorlanırlar,

- Evde ya da okulda yapacağı işler ve aktiviteler için gereken malzemeleri kaybederler,

- Siz konuşurken dinlemez gibi görünürler,

- Detayları gözden kaçyırırlar,

- Düzensiz görünürler,

- Uzun süre zihinsel çaba gerektiren işleri yapmakta zorlanırlar ve bunlardan kaçınırlar,

- Unutkandırlar,

- İlgileri kolayca başka yönlere kayar.



Hiperaktivite belirtileri



- Yerinde duramazlar,

- Oturması gerektiği halde oturamazlar,

- Sessiz sakin oyun oynamakta güçlük çekerler,

- Yerli yersiz koşup tırmanırlar,

- Çok konuşurlar,

- Çoğu zaman sorulan soru tamamlanmadan cevabını yapıştırırlar,

- Her zaman bir þeylerle uğraşırlar,

- Sırasını beklemekte zorlanırlar,

- Olaylara ya da konuşmalara müdahale edip yarıda keserler.





ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ



Okuma yavaştır ve akıcı değildir, bazen hiç yoktur, harf harf okur.Özellikle bilmediği kelimeleri ve uzun kelimeleri okurken duraklar, okuyaamaz.

- p, b, d, g, h, y, s, z, u gibi harfleri yazarken karıştırır ve ters yazar.

-Yazarken bazı harfleri unutur, bazılarını fazladan ekler.

-Ayna hâli yazı yazabilirler.(q İI AT) Talip

-Kelimeleri kısaltarak okur.

-Tahmin ederek okur.

-Yüksek sesle okurken anlamı ifade eden ritim, tını ve tonlama bozuktur.

-Yanlış vurgulama yapar.

-Okuduğu öykünün anlamını çıkaramaz.

-Yazması bozuktur, karalama, harfleri yanlış dizme görülür.

-Kalem tutması bozuktur, çabuk yorulur.

-Birbirine yakın kelimeleri ayıramaz.

-Bir satırı takip edemez, karıştırır.

-Satır başına geçerken zorlanır.

-İçinden okurken bazı sesler çıkarır.

-Kelimenin yerine başka bir kelime yerleştirme, atlama görülür.a



Kısaca temel özellikleri belirtilen bu tanıların ortak özelliği ziğinsel bir soruna bağlı olmayışlarıdır. Hatta bir kısmında normal üstü hatta deha seviyesinde zeka ölçümlenmekte, ancak yaşadığı sınırlılıktan dolayı asıl performansı ortaya çıkaramamaktadır.



Unutulmamalıdırki normal üstü zekaya sahip bir birey de kusursuz değildir ve gerektiğinde destek almalıdır, performansı yükseltmek ve başarıyı arttırmak bizim elimizde....



Diğer Bakacağım Makaleleri ;


  • Özel Öğrenme Güçlüğü ( Disleksi ) İle Birlikte Görülen Ve Karıştırılan Tanılar, Tanılama Sürecinin Önemi
  • Diskalkuli - (Matematiksel Öğrenme Güçlüğü ) Diskalkuli Eğitimi
  • Disleksi Belirtileri - Disleksi Tedavisi, Eğitsel Terapi
  • Okuma Bozukluğu - Disleksi ( Dislektik Bir Çocuğa Yönelik Olumlu Yaklaşımların Önemi )
  • Okul Öncesi Dönemde Disleksi Belirtileri - Erken Tanı
  • Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğunun Genel Özellikleri




  • Asperger sendromu ve belirtileri

    Asperger sendromu çocuk yaşlarda oluşan ve diğer otizm gibi sendromlardan dil ve gelişmede bir aksaklık görülmemesi ile anılan bir sendromdur. Asperger sendromu belirtileri ise şunlardır;
    • Üzerine çok düştüğü bir veya iki ilgi alanı olması. Asperger sendromlu çocukların çoğu bir bütünün sadece parçalarıyla veya alışılmışın dışında aktivitelerle aşırı ilgilenir. Örneğin; evler dizayn etmek, aşırı detayları olan resimler çizmek veya astronomi öğrenmek gibi. Yılanlar, yıldızların adları, dinozorlar gibi belirli konulara aşırı ilgi gösterirler.
    • Kendi yaşına göre fazla resmi bir konuşma stili vardır. Örneğin, “geri geldi” yerine “iade edildi”
    • Göz kontağından kaçınmak veya başkalarına bakmak
    • Alışılmışın dışında yüz ifadeleri veya vücut dili
    • Genellikle sevdikleri konular hakkında aşırı konuşurlar. Tek taraflı sohbetler yaygındır. İçsel düşünceler çoğunlukla sözlü ifade edilir.
    • Sosyal ipuçlarını seçememe ve diğerlerinin beden dilini anlama, sohbete başlama veya sohbeti sürdürme ve sırayla konuşma gibi doğuştan gelen sosyal becerilerin eksikliği
    • Rutinlerdeki herhangi bir değişiklikten hoşlanmama
    • Empati eksikliği
    • Diğerlerinin konuşmalarının anlamını değiştiren konuşma tonundaki değişiklikleri, vurguları fark edememe. Yani çocuğunuz bir şakayı anlamayabilir veya alaycı bir yorumu kelime anlamıyla algılayabilir. Ve konuşması tek düze olabilir ve vurgu veya tonlamadan yoksun olduğu için anlaşılmayabilir.
    • Motor gelişimleri gecikmiştir. Çocuğunuz çatal bıçak kullanmayı, bisiklete binmeyi veya top yakalamayı öğrenmede gecikmiş olabilir. Yürüyüşü garip olabilir. El yazısı çoğunlukla kötüdür.
    • Yüksek duyarlılığa sahiptir ve yüksek ses ve ışık,yoğun tat veya dokulara karşı hassastır.



    Farklı Bir Kaynaktan Belirtiler

    ASPERGER SENDROMU BELİRTİLERİ :

    * Göz temasının az olması, hiç olmaması ya da kalitesiz olması..Göz temasından kaçınma..(mutlak belirtiler)
    İletişimin sözel ve sözsüz mesajlarını değerlendirmede güçlük ..(örneğin donuk bakışlı ve soğuk tonlamalı bir "merhaba" ile, sıcak ve içten bir "merhaba" arasındaki mesaj farkını değerlendirme güçlüğü) (mutlak belirtiler)
    * Arkadaş edinemede ve/veya arkadaşlığı sürdürmede güçlükler..arkadaş gruplarına girememe..(mutlak belirtiler)
    * Anlam ve bağlam dışı konuşma (Semantik Pragmatik Gelişimsel Dil Bozukluğu) ..( örneğin: + bugün piknik yapalım mı? - (AS'li birey): Anatosaurus, 60 milyon yıl önce yaşamış bir dinazor türü..(mutlak belirtiler)
    * Sınırlı ilgi alanı..aynı konuda yıllarca süren bitmek bilmeyen merak..takıntı derecesinde ilgilenilen konular..
    * 5 duyu ile ilgili (ışık,ses,koku,tat ve dokunma) hassasiyetler ve/veya 5 duyu ile ilgili uyaranlara düşkünlük..
    * Yüz ifadesinde, vücut duruşu ve tavırlarda uygunsuz/garip haller...(örneğin sizinle konuşurken yan durması)
    * Fantastik hayal dünyası..
    * Tekrarlayan hareket ve jestler,,stereotipiler.. (örneğin bir nesne ya da kendi etrafında dönmek, sallanmak,el - parmak hareketleri,yandan bakışlar,vb.)
    * Ortamın/topluluğun ortak duygusunu/ruhunu hissetmede, sezmede güçlükler..ve buna bağlı davranış problemleri..(örneğin cenaze evinde şarkı söylemek)
    * Literal algı..(örneğin : + bugün çalışmaktan kafam patladı.. - (AS'li çocuk karşısındakinin başına bakarak:) ama kafan patlamamış!?)
    * Tekdüze ve monoton konuşma..kitaptan pasajlar okur gibi ezber konuşma..
    * Ergenlik çağında sıkça karşılaşılan depresyon
    * Matematik, Fizik,Kimya vb.kapalı uçlu bilimsel konulara eğilim
    * Bazı objelere,nesnelere,eşyalara aşırı düşkünlük (nesneyi yanından ayıramaz, dışarı çıkarken dahi yanında bulunmasını ister)





    VE

    Asperger sendromu nedir? Asperger sendromu kimlerde görülür, tedavisi nasıldır. 

    Asperger sendromu diğer insanlarla etkileşimi oldukça zorlaştıran gelişimsel bir bozukluktur. Çocuğunuz sosyal olarak beceriksiz olduğu için arkadaş edinmeyi çok zor bulabilir.
    Asperger sendromu olanlarda otizm özelliklerinin bazıları vardır. Örneğin; sosyal becerileri zayıftır, rutini severler ve değişiklikten hoşlanmazlar. Fakat otistiklerin aksine Asperger sendromu olanlar normal olarak konuşma becerisinin geliştiği yaşta, yani 2 yaşından önce konuşmaya başlarlar.
    Asperger sendromu hayat boyu sürer, fakat belirtiler zaman içerisinde düzelme eğilimindedir. Yetişkinler kendi güçlü ve zayıf yönlerini anlamayı öğrenebilirler ve sosyal becerilerini geliştirebilirler.

    OTİZM NEDİR…TIKLAYIN

    Hem Asperger sendromu hem de otizm yaygın gelişimsel bozukluklar grubuna dahildir. Asperger sendromunun nedeni tam olarak bilinmemektedir ve bunu engellemenin yolu da bilinmemektedir. Genetik olduğu düşünülür ve bunun üzerine araştırmalar yapılmaktadır.
    Asperger sendromunun en önemli belirtisi sosyal durumlar karşısında yaşanan problemlerdir. İki Asperger sendromlu çocuk birbirine benzemez, çünkü belirtiler çok çeşitlidir.

    ÇOCUKLUKTA BELİRTİLER

    Ebeveynler çocuklarında Asperger sendromu belirtilerini ilk olarak diğer çocuklarla etkileşime girdiği okul öncesi çağda fark ederler. Belirtiler:

    OTİZM KORKU MERKEZİYLE İLİŞKİLİ…TIKLAYIN

    • Sosyal ipuçlarını seçememe ve diğerlerinin beden dilini anlama, sohbete başlama veya sohbeti sürdürme ve sırayla konuşma gibi doğuştan gelen sosyal becerilerin eksikliği
    • Rutinlerdeki herhangi bir değişiklikten hoşlanmama
    • Empati eksikliği
    • Diğerlerinin konuşmalarının anlamını değiştiren konuşma tonundaki değişiklikleri, vurguları fark edememe. Yani çocuğunuz bir şakayı anlamayabilir veya alaycı bir yorumu kelime anlamıyla algılayabilir. Ve konuşması tek düze olabilir ve vurgu veya tonlamadan yoksun olduğu için anlaşılmayabilir.
    • Kendi yaşına göre fazla resmi bir konuşma stili vardır. Örneğin, “geri geldi” yerine “iade edildi”
    • Göz kontağından kaçınmak veya başkalarına bakmak
    • Alışılmışın dışında yüz ifadeleri veya vücut dili
    • Çok iyi hakim olduğu bir veya iki ilgi alanı olması. Asperger sendromlu çocukların çoğu bir bütünün sadece parçalarıyla veya alışılmışın dışında aktivitelerle aşırı ilgilenir. Örneğin; evler dizayn etmek, aşırı detayları olan resimler çizmek veya astronomi öğrenmek gibi. Yılanlar, yıldızların adları, dinozorlar gibi belirli konulara aşırı ilgi gösterirler.
    • Genellikle sevdikleri konular hakkında aşırı konuşurlar. Tek taraflı sohbetler yaygındır. İçsel düşünceler çoğunlukla sözlü ifade edilir.
    • Motor gelişimleri gecikmiştir. Çocuğunuz çatal bıçak kullanmayı, bisiklete binmeyi veya top yakalamayı öğrenmede gecikmiş olabilir. Yürüyüşü garip olabilir. El yazısı çoğunlukla kötüdür.
    • Yüksek duyarlılığa sahiptir ve yüksek ses ve ışık,yoğun tat veya dokulara karşı hassastır.
    Bir çocuğun bu belirtilerin bir veya ikisini göstermesi Asperger sendromu olduğu anlamına gelmez. Asperger sendromu teşhisi konması için, çocuğun bu belirtilerin karışımına sahip olması ve sosyal durumlar karşısında belirgin bir problem yaşaması gerekir.
    Asperger sendromu birçok açıdan otizme benzese de, Asperger sendromu olan bir çocuğun dil ve zeka gelişimi normaldir. Ayrıca, Asperger sendromu olanlar otistiklere nazaran daha fazla arkadaş edinmek ve diğerleriyle aktivitelere katılmak için çaba harcarlar.

    GENÇLİKTE BELİRTİLER

    Belirtilerin çoğu gençlik boyunca kalır. Asperger sendromu olan gençler kendilerinde eksik olan sosyal becerileri öğrenmeye başlayabilse de, iletişimde zorlanmaya devam ederler. Diğerlerinin davranışlarını anlamada zorlanmaya devam ederler. Asperger sendromlu genç (tıpkı diğer gençler gibi) arkadaşları olsun isteyecektir, fakat diğer gençlere yaklaşırken ürker veya korkar. Kendini diğerlerinden farklı hissedebilir. Çoğu genç havalı olmaya ve görünmeye önem verse de, Asperger sendromlu gençler uyum sağlamayı asap bozucu ve duygusal olarak tüketici bulabilirler. Yaşlarına göre daha çocuksu ve saf olduklarından ve kolay güvendiklerinden, kolayca alaylara ve zorbalığa maruz kalabilirler.
    Tüm bu zorluklar Asperger sendromlu gençlerin çekingen olmasına, sosyal olarak dışlanmasına, anksiyete ve depresyona sebep olabilir.
    Yine de bazı Asperger sendromlu gençler birkaç yakın arkadaş edinebilir ve bu arkadaşlıkları sürdürebilir. Bazı klasik Asperger özellikleri çocuğunuza yarar sağlayabilir. Asperger sendromlu gençler genellikle sosyal normları, modayı ve geleneksel düşünceyi takip etmekle ilgilenmezler, bunun yerine yaratıcı düşünce ve orijinal ilgi alanları ve hedefler peşindedirler. Kurallar ve dürüstlükle ilgili seçimleri sınıfta ve vatandaş olarak sivrilmelerine neden olabilir.

    YETİŞKİNLİKTE BELİRTİLER

    Asperger sendromu hayat boyu sürer, yine de zamanla dengelenir ve gelişim görülür. Yetişkinler çoğunlukla güçlü ve zayıf yönlerinin farkındadır. Diğerlerinin sosyal işaretlerini anlamak dahil sosyal vasıfları öğrenebilirler. Asperger sendromlu çoğu kişi evlenir ve çocuk sahibi olur.
    Detaylara dikkat etme ve ilgi alanlarına odaklanma gibi bazı tipik Asperger sendromu özellikleri üniversite ve kariyerde başarı şansını arttırabilir. Teknoloji Asperger sendromlu birçok kişiyi cezbeder ve Asperger sendromluların en yaygın kariyer seçimleri mühendisliktir. Tabii ki Asperger sendromlu kişilerin tek iyi olduğu alan bilim değildir. Wolfgang Amadeus Mozart, Albert Einstein, Marie Curie ve Thomas Jefferson gibi tarihte saygı duyulan bazı kişilerde de Asperger sendromu vardı.

    TEDAVİ

    Asperger sendromu tedavisi, çocuğunuzun diğerleriyle etkileşim yeteneğini geliştirmesi ve böylece toplumda etkin olarak yer alması ve kendine yetmesini sağlamayı amaçlar. Her bir Asperger sendromlu çocuğun belirti sayısı ve yoğunluğu farklıdır, bu yüzden tedavi çocuğun bireysel ihtiyaçları ve ailesinin kaynaklarına göre düzenlenmelidir.

    OKUL PROGRAMLARI

    Okulların bu tip durumlar için verdikleri hizmetleri ve bu hizmetlerin hangi okulda çocuğunuza ne gibi yararları olabileceğini araştırın. Aramanız gereken nitelikler şunlardır:
    • Bireysel dikkat üzerine küçük çalışma grupları olması
    • Sosyal beceri eğitimi verebilecek bir iletişim uzmanının bulunması
    • Yapısal ortamlarda ve gözlemlenen aktivitelerle sosyal etkileşim fırsatı sunması
    • Gerçek yaşam becerilerini öğretmek ve çocuğun özel ilgi ve yeteneklerini cesaretlendirmek
    • Eğitim programını bireyselleştirme isteği
    • Çocuğunuzun duygusal sağlığına odaklanabilecek ve aileyle irtibat içinde hizmet verebilecek hassas bir danışman
    • Öğrencilerin farklılığına saygı duymanın ve onlarla empati kurmanın üzerinde durma
    Çocuğunuzun sınıfında neler olup bittiğinden haberdar olun. Sürekli iletişim ebeveyn ve öğretmen arasında her gün gidip gelen bir defterle korunabilir.

    TEDAVİ STRATEJİLERİ

    Tedavi, iletişim ve sosyal vasıfları geliştirmek ve davranış yönetiminden oluşur. Tedavi programının çocuğunuzun gelişimine paralel olarak ve çocuğunuza daha faydalı olacak şekilde sürekli ayarlanması gerekebilir.
    Çocuğunuzun güçlü yönlerinden faydalanın, onları evde ve okulda ilgi alanlarına yönelmeleri için cesaretlendirin. Aktivite odaklı gruplar ve danışmanlık da yararlı olabilir.
    Asperger sendromlu çocukların çoğunda dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, bipolar bozukluk, obsesif-kompülsif bozukluk, sosyal anksiyete bozukluğu ve depresyon gibi rahatsızlıklar da görülebilir. Bu durumlar, zaten ilave ihtiyaçları olan bir çocukla ilgilenen ebeveynlerin üzerine bir yük daha bindirir ve bunların da ilaç ve diğer terapilerle tedavi edilmesi gereklidir.
    Ebeveynlerin Asperger sendromu olan çocuklarına yardımcı olabilmeleri için ilk önce Asperger hakkında uzmanlardan doğru ve kapsamlı bilgi almaları ve kendilerini bu konuda eğitmeleri gereklidir. Aşağıda size faydalı olabilecek bazı öneriler bulunmaktadır. Bazıları işinize yarayabilir, bazılarının da size faydası dokunmayabilir. Esneklik, yaratıcılık ve öğrenme isteği çocuğunuzu büyütürken size yardımcı olacak unsurlardır.

    BAŞARI İÇİN GENEL STRATEJİLER:

    • Asperger sendromlu çocuklar yemek, ev ödevi ve yatma zamanı gibi düzenlenmiş günlük rutinlerden fayda sağlarlar. Belirli kurallardan ve stresi en aza indiren ve kafalarını karıştırmayan tutarlı beklentilerden hoşlanırlar.
    • Asperger sendromlu çoğu kişi sözlü eğitim ve görevlerde daha başarılı olur. Doğrudan, özlü ve anlaşılır bir tavır da yardımcı olur.
    • Asperger sendromlu kişilerin çoğu olayları bir bütün olarak algılamakta zorluk çeker ve daha çok durumumun bir bölümünü görmeye meyillidirler. Bu yüzden bölüm bölüm bütüne doğru giden eğitim yaklaşımından, yani kavramın bir bölümüyle başlayıp onun parça parça etrafını saran fikirlerin eklenmesiyle sonuca ulaşan eğitimden çoğunlukla büyük fayda sağlarlar.
    • Yardımcı olabilecek şemalar ve diğer yazılı materyallerle zenginleştirilmiş görsel destek faydalı olabilir.
    • Saatin tıklaması, floresan lambanın cızırtısı gibi geri plandaki seslerin çocuğunuzun dikkatini dağıtabileceğini bilin.
    • Asperger sendromlu çocuklar çoğunlukla daha geç olgunlaşır. Her zaman yaşına göre davranmasını beklemeyin.
    • Stres tetikleyici şeyleri bulmaya ve bunları engellemeye çalışın. Zor durumlar için çocuğunuzu önceden hazırlayın ve değişiklikle veya yeni durumla başa çıkabilmesi için stratejiler öğretin.

    SOSYAL BECERİLERİ GELİŞTİRECEK STRATEJİLER:

    • Çocuğunuz, diğer çocuklara normal gelen sosyal normları ve kuralları anlamayabilir. Neden belirli davranışların kabul gördüğüne dair net açıklamalarda bulunun ve bu davranışlar için gereken kuralları öğretin.
    • Çocuğunuzu diğerleriyle nasıl etkileşime gireceğini ve kendisiyle konuşulduğunda ne yapması gerektiğini öğrenmesi için cesaretlendirin ve bunun neden önemli olduğunu açıklayın. Çocuğunuzu ödüllendirmeyi unutmayın, özellikle yönlendirilmeden bir sosyal beceriyi kullandığında bol bol ödüllendirin.
    • Sırasının gelmesini bekleyerek yapılması gereken ve kendisini başkasının yerine koyacağı oyunlar veya soru-cevap seansları gibi aktiviteler yapın
    • Rol yaparak ve televizyondaki, filmlerdeki insanların davranışlarını seyrederek ve tartışarak, çocuğunuzun diğer insanların duygularını anlamasına yardımcı olun. Bu duygulara karşı kendi duygularınız ve reaksiyonlarınızı anlatarak çocuğunuza örnek olun.
    • Çocuğunuza sosyal işaretleri anlamayı ve bunlara uygun reaksiyon vermeyi öğretin. Örneğin birisiyle tanıştırıldığında nasıl davranması gerektiğine dair kalıplar öğretebilirsiniz, bu kalıpları çeşitli sosyal durumlar için ayrı ayrı olmak üzere öğretebilirsiniz. Rol yapma yoluyla farklı insanlarla nasıl etkileşime girebileceğini de öğretebilirsiniz.
    • Çocuğunuz yalnız kalmaya meyilliyse, başkalarıyla etkileşime girmesi için teşvik edin.
    • Çocuğunuza kamusal ve özel alanlar hakkında bilgi verin ki buralarda nasıl uygun davranacağını bilsin. Örneğin sarılmak okulda uygun olmayabilir, ama evde uygundur.

    OKUL İÇİN STRATEJİLER:

    • Okulda düzenli olması için takvim, kontrol listesi ve notlar gibi görsel sistemleri kullanın.
    • Çocuğu okul ortamına hazırlayın. Okul başlamadan önce, çoğunuzun günlük programının üzerinden geçin. Ayrıca çocuğunuzun yeni okul ortamına alışması okula ait için resimler de kullanabilirsiniz.
    • Zorbalık ve alay gibi davranışların farkında olun ve çocuğunuzu korumaya çalışın. Sınıftaki öğrencilerin Asperger sendromu hakkında bilgilendirilmesi için öğretmenler ve okul danışmanıyla konuşun.
    • Sınıf öğretmeninden çocuğunuzu çocuğunuzun ihtiyaçlarına karşı daha hassas olan öğrencilerin yakınına oturtmasını isteyin. Bu öğrenciler aynı zamanda aralarda, yemek saatlerinde ve diğer zamanlarda çocuğunuzla arkadaşlık edebilirler.
    • Çocuğunuzun öğretmenini çocuğunuzu sanat, okuma, kelime dağarcığı gibi çocuğunuzun en iyi olduğu alanlardaki becerilerini gösterebileceği sınıf aktivitelerine dahil etmesi için teşvik edin.
    • Her gün belli bir zamanda ve yerde ev ödevini yaptırarak bir rutin oluşturun. Bu çocuğunuzun zaman yönetimini öğrenmesini sağlayacaktır.
    • Çocuğunuzu motive etmek için ödüller koyun. Başarı gösterdiğinde televizyon seyretmesi, video oyunu oynamasına izin vermek veya istediği özel ilgi alanıyla alakalı bir hediye için puan vermek (belli bir puana ulaştığında hediye alınır) gibi ödül yöntemleri kullanabilirsiniz.
    • Asperger sendromlu çocukların bazılarının el yazısı kötüdür. Ödevini bilgisayarda hazırlamak işleri kolaylaştırabilir. Ayrıca bilgisayar kullanmak çocuğunuzun motor becerilerini ve bilgiyi düzenleme becerisini geliştirmesine yardımcı olabilir. Uğraşı tedavisi de faydalı olabilir.








    §

    Popular Posts

    Translate