DİSLEKSİ (OKUMA BOZUKLUĞU): Disleksi, akıcı okuma ve okuduğunu anlama sorunuyla kendisini gösteren nörolojik temelli bir öğrenme güçlüğüdür. Disleksinin temelinde sesleri farketme, çözümleme, harfe dönüştürme, işitsel kısa süreli bellek ve hızlı isimlendirme sorunları vardır. Disleksi, görme işitme problemlerinden kaynaklanan ve nörolojik olmayan okuma güçlüğünden ya da yetersiz öğretim ortamından kaynaklanan okuma güçlüğünden farklıdır.
Disleksi, zihinsel bir yetersizlik değildir ve zeka ile ilişkisi yoktur. Hatta zeka düzeyi çok yüksek çocuklarda da görülmektedir. Disleksiklerin zeka düzeyleri düşük olmadığı gibi özel yeteneklere de sahip olabilirler. İzafiyet teorisini ortaya koyan Albert Einstein, Rönesans döneminin büyük mimar, heykeltraş ve ressam Leonardo da Vinci, sinema oyuncusu Tom Cruise, şarkıcı ve sinema oyuncusu Cher, disleksik ünlüler arasındadır.
DİSGRAFİ (YAZMA BOZUKLUĞU): Disgrafi yazma yeteneğindeki bir yetersizliktir (özellikle elle yazmada ve belki de aynı zamanda tutarlılık açısından). Bu durum okuma yeteneğiyle ilişkisizdir ve zeka geriliğinden kaynaklanmaz. Disgrafisi olan kişiler genellikle belli bir noktaya kadar yazı yazabilirler ve çoğunlukla diğer küçük kas becerilerinden yoksundurlar. Bu kişilerde “çapraz baskınlık” (kişinin bazı işler için bir elini, bazı işler için diğer elini kullanması) da görülebilir ve ayakkabı bağlamak gibi işlerde zorlanabilirler. Disgrafi küçük kas becerilerinin tümünü etkilemez. Disgrafisi olan kişiler temel gramer ve imla becerilerinden de yoksundurlar (örneğin, p,q, b ve d gibi harflerde sorun yaşarlar) ve çoğunlukla düşünceleri formüle etmeye çalışırken yanlış sözcük yazarlar (kağıt üzerinde). Çocukluk çağında, bu bozukluk genellikle çocuk yazı yazmaya ilk başladığında ortaya çıkar. Çocuk, uygunsuz boyutta ve aralıklı harfler yazabilir ya da öğreniminde eksik olmamasına rağmen yanlış ya da imlası bozuk sözcükler yazabilir. Bu bozukluğa sahip çocuklarda başka öğrenme güçlükleri de olabilir, ama genellikle başka akademik ya da sosyal sorunları yoktur.
DİSKALKULİ (MATEMATİK BOZUKLUĞU): Diskalkuli, matematiksel ilişkileri kavrama ve hesaplamada, sayısal sembolleri tanıma, kullanma ve yazmada açığa çıkan bozukluk ve yetersizliktir. Özel Öğrenme Güçlüğü alanında matematiksel öğrenme bozukluğu ( diskalkuli ) zaman içerisinde öğrenciye en çok sıkıntı yaşatan çeşididir. Okuma ve yazma düzeyi yaşıtlarına yakın bile olsa, aritmetik becerilerle ilgili başarısızlık tembellik, isteksizlik, umursamazlık gibi davranış özellikleri ile eşleştirilebilir. Diskalkulik öğrenenler rakamlar, basit işlemler, problemler ve problemlerle ilgili sezgileri kullanmada ve anlamada güçlük çekerler. Onlar doğru yöntemi kullanıp doğru yanıtı verseler bile, kendilerine güvenmeden mekanik olarak soruları cevaplarlar. Çok basit anlamda disleksiye anlama, dilsel bilgi üretiminde ya da tepkide bulunmadaki işlev bozukluğu dersek diskalkuliyi de niceliksel ve mekânsal bilgi üretiminde, anlama ya da tepkide bulunmadaki işlev bozukluğu olarak tanımlayabiliriz.
DİSPRAKSİ: Dispraksi belli bir amaca yönelik hareketlerin yapılmasını etkileyen bir bozukluktur. Dispraksinin yol açtığı güçlükler belli bir amaca yönelik olan hareketi planlama, programlama ve tamamlama becerileriyle ilgilidir . Dispraksinin en belirgin özelliği, okul konularını öğrenmeyi ve günlük yaşam aktivitelerini önemli derecede engelleyen motor koordinasyonunun gelişimindeki güçlüktür. Disleksi ve diğer ÖÖG gibi, dispraksinin belirtileri de yaşa ve gelişime bağlı olarak değişmektedir. Küçük çocuklar sakarlık ve motor gelişiminin temel aşamalarına (örn. yürüme, emekleme, oturma, bağcık bağlama, gömleği ilikleme vb.) ulaşmada gecikme göstermektedirler. Daha büyük çocuklar ise aktiviteleri oluşturmada, yapbozları birleştirmede, maket yapmada, top oynamada, el yazısı yazmada ve büyük harflerle yazı yazmada zorlanabilirler. Motor güçlükler Okuma zorluğu olan her çocukta görülmez.
0 yorum:
Yorum Gönder